Ayrılma Anksiyetesi

Ayrılma kaygısı bozukluğu, kişinin gelişim dönemine uygun olmayan, bağlanılan kişiden (anne, baba, arkadaş, sevgili vb.) ayrılma düşüncesinin bile kişiye yoğun stres ve kaygıya neden olması durumudur. Kişiler bağlandıkları kişiden ayrılma düşüncesinde, bağlanılan kişinin başına gelebilecek kötü durumların düşüncesiyle endişe duyarlar. Ayrılma kaygısından dolayı okula veya işe gitmeyi reddeder ya da mazeretler üretir, aile ve arkadaşlarıyla plan yapma ve bağlanılan kişiden ayrı durma konusunda isteksiz davranır, bağlandığı kişiden ayrılma durumu ya da düşüncesinde baş ağrısı, karın ağrısı, mide bulantısı ve kusma gibi fiziksel semptomlar gösterir. 

Ayrılma anksiyetesi çocuk ve yetişkinlerde sıkça görülebilen bir kaygı türüdür. Çocuklukta başlayabilen bu semptom yetişkinlik dönemine kadar devam edebileceği gibi yaşam olaylarına bağlı olarak yetişkin bireylerde sonradan da  ortaya çıkabilmektedir. Ayrılma kaygısı bozukluğu tanısı için belirtilerin çocuklarda ve ergenlerde en az 4 hafta boyunca, yetişkinlerde ise 6 ay boyunca görülmesi beklenir. Travmatik olaylar, çevresel faktörler, ebeveyn tutumları gibi nedenlerden dolayı oluşabilir. 

Ayrılık anksiyetesi, alınabilecek farklı psikoterapi yöntemleri ile tedavi edilebilmektedir. Tedavi edilmeyen ayrılık anksiyetesi bozukluğunun ileride çeşitli ruhsal hastalıklara ya da işlevsellikte bozulmalara yol açabilmektedir. Papillon Akademi uzman ruh sağlığı çalışanlarımız bu konuda profesyonel destek sağlamaktadırlar.

Ankara Papillon Akademi psikiyatri ve psikolojik danışmanlık merkezi uzmanlarımız hakkında detaylı bilgi ve randevu almak için aşağıdaki butonları tıklayabilirsiniz.