Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Nasıl Anlaşılır
Ankara Papillon Akademi psikiyatri ve psikolojik danışmanlık merkezimizden randevu almak için aşağıdaki butonu tıklayabilirsiniz.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), çocukluk çağında başlayan ve ergenlikten yetişkinliğe kadar etkisini sürdürebilen, bireyin dikkat, hareket ve dürtü kontrolünü etkileyen nörogelişimsel bir bozukluktur. DEHB; okul, iş ve sosyal yaşamı doğrudan etkileyebilir. Bu nedenle erken tanı ve doğru müdahale ile yaşam kalitesi artırılabilir.
DEHB; dikkat eksikliği, aşırı hareketlilik ve dürtüsellik gibi üç ana belirtiden oluşan bir klinik tablodur. Her bireyde bu belirtiler aynı yoğunlukta görülmeyebilir. Bazı bireylerde yalnızca dikkat eksikliği öne çıkarken, bazılarında hiperaktivite ya da dürtüsellik ön planda olabilir.
DEHB, yalnızca davranışsal bir sorun değildir; beyindeki bazı nörokimyasal farklılıklara ve işlevsel bozukluklara dayanır. Bu yüzden tanı ve tedavi süreci profesyonel destek gerektirir.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), birçok farklı faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkan çok boyutlu bir durumdur. Nedenselliğe dair yapılan araştırmalar; genetik, biyolojik ve çevresel etkenlerin DEHB gelişiminde önemli rol oynadığını göstermektedir.
DEHB'nin ailesel geçiş gösterdiği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Ailede DEHB öyküsü olan bireylerde, bozukluğun görülme riski artmaktadır.
Beynin dikkat, planlama, dürtü kontrolü gibi işlevlerinden sorumlu olan bölgelerinde işlevsel ve yapısal farklılıklar saptanmıştır. Özellikle dopamin ve norepinefrin gibi nörotransmitterlerin iletimindeki dengesizlikler DEHB'nin oluşumunda etkili olabilir.
Anne karnında sigara, alkol ya da madde kullanımı; erken doğum; düşük doğum ağırlığı gibi durumlar, beyin gelişimini olumsuz etkileyerek DEHB riskini artırabilir.
Aile içi stres, düşük sosyoekonomik durum, ekran maruziyeti ve düzensiz yaşam koşulları DEHB belirtilerinin şiddetlenmesine neden olabilir.
DEHB belirtileri; bireyin yaşına, gelişim düzeyine ve bulunduğu çevreye göre değişiklik gösterebilir. Ancak genel olarak aşağıdaki başlıklarda toplanabilir:
Bu belirtiler, bireyin akademik başarıdan sosyal ilişkilerine kadar birçok alanı olumsuz etkileyebilir.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tanısı, yalnızca semptomlara bakılarak konulmaz. Tanı sürecinde kapsamlı bir değerlendirme gerekir. Bu süreç, klinik gözlem, gelişim öyküsü, ölçek uygulamaları ve çevresel geri bildirimlerin bir arada değerlendirilmesini içerir.
Tanı koyulurken belirtilerin 12 yaşından önce başlamış olması ve en az iki farklı ortamda (ev, okul, sosyal çevre) gözlemlenmesi gerekir.
DEHB tedavisinde amaç; bireyin dikkatini artırmak, dürtü kontrolünü geliştirmek ve işlevselliği artırmaktır. Bu hedefe ulaşmak için genellikle birden fazla yöntem bir arada kullanılır.
Uyarıcı ilaçlar (örneğin metilfenidat), DEHB tedavisinde sık tercih edilir. Bu ilaçlar, dikkat süresini artırabilir ve hiperaktiviteyi azaltabilir. İlaç kullanımı mutlaka uzman hekim kontrolünde gerçekleştirilmelidir.
BDT, bireyin düşünce kalıplarını fark etmesini ve işlevsiz davranışlarını değiştirmesini amaçlar. Özellikle ergen ve yetişkin bireylerde dikkat kontrolü, planlama ve organizasyon becerilerinin gelişimine katkı sağlar.
Ailelerin DEHB hakkında doğru bilgiye sahip olması, çocuklarıyla olan iletişimlerini ve disiplin anlayışlarını olumlu yönde etkiler. Bu da çocuğun davranışlarının düzenlenmesini kolaylaştırır.
Öğretmenlerin farkındalık kazanması, sınıf içi stratejilerin uygulanmasını sağlar. Bireysel eğitim planları (BEP) ile akademik başarı desteklenebilir.
Dikkat, planlama ve motor koordinasyon gibi alanlarda desteğe ihtiyaç duyan çocuklar için ergoterapi uygulamaları faydalı olabilir. Duyusal hassasiyetleri bulunan bireylerde duyusal bütünleme terapileri de önerilebilir.
DEHB, yaşam boyu sürebilecek bir durum olmakla birlikte, doğru destekle bireylerin potansiyellerini gerçekleştirmeleri mümkündür. Erken müdahale, uygun eğitim ve profesyonel yardım ile dikkat becerileri geliştirilebilir, sosyal ilişkiler güçlenebilir.
Siz de çocuğunuzda ya da kendinizde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) belirtileri olduğunu düşünüyorsanız, bir uzmana başvurmaktan çekinmeyin. Erken tanı ve bireysel yaklaşımla DEHB kontrol altına alınabilir. Bugün atacağınız adım, gelecekteki yaşam kalitenizi olumlu yönde etkileyebilir.
Ankara Papillon Akademi psikiyatri ve psikolojik danışmanlık merkezimizden randevu almak için aşağıdaki butonu tıklayabilirsiniz.